Bitişiklik: Koşullanmanın oluşması için koşullu ve koşulsuz uyarıcının kısa süre içerisinde verilmesidir. Aradaki zaman ne kadar kısa ise koşullanma o kadar çabuk ve güçlü gelişecektir.
Habercilik (Uyaran Sıralaması): Rescorla tarafından ortaya konulan habercilik, bir uyarandan sonra yeni bir uyaran geleceğine ya da uyaranın kesileceğine dair koşullanmasıdır.
- Olumlu Habercilik (İleriye Koşullanma): Kendisinden sonra koşulsuz uyarıcının geleceğine dair haber vermesidir. Diğer adı da ileriye dönük koşullanma olan olumlu habercilikte, önce koşullu uyarıcı sonra koşulsuz uyarıcı vardır.
Zil + Et (Koşulsuz uyarıcı) > Olumlu habercilik.
Zil + Elektrik Şoku (Koşulsuz uyarıcı) > Olumlu habercilik.
- Olumsuz Habercilik (Geriye Koşullanma): Bir uyarıcının koşulsuz uyarıcının kesileceğine dair haber vermesidir. Diğer adı da geriye dönük koşullanmadır.
Pekiştirme: öğrenme psikolojisi klasik koşullanma ilkeleri içinde yer alan pekiştirme kavramı koşulsuz uyarıcının pekiştireç görevi üstlenmesiyle gerçekleşir. Klasik koşullanmada pekiştireç yani koşulsuz uyarıcı organizmanın tepkisinden önce verilmelidir.
- Birincil Pekiştireç: Öğrenilmemiştir ve koşulsuz uyarıcının kendisidir.
- İkincil Pekiştireç: Öğrenilmiştir ve koşullu uyarıcının kendisidir.
Alışma: Klasik koşullan ilkeleri içindeki alışma, bir uyarıcıyla sürekli karşılaşma durumunda organizmanın bu uyarıcıya karşı duyarlılığını yitirmesidir. Organizmanın bir uyarıcıya eskisinden daha az tepki vermesidir.
Alfa Tepkisi: Organizmanın beklenen tepkiye benzer olarak vereceği her tepkiye alfa tepkisi denir.
Sönme (Deneysel Çözülme): Koşulsuz uyarıcının ortamdan çekilmesi durumunda davranışın bırakılmasıdır.
Kendiliğinden Geri Gelme: Sönmüş bir tepkinin sonra tekrardan ortaya çıkmasıdır. Yani koşulsuz uyarıcı verilmeden davranışın gerçekleştirilmesidir.
Genelleme (Uyarıcı Genellemesi): Bir uyarıcıya benzeyen diğer uyarıcılara da aynı tepkinin verilmesidir.
Ayırt Etme: Genellemenin tam tersidir. Bir tepkinin tek bir nesne ya da durum karşısında sergilenmesi ve bunun dışındaki hiçbir nesne ya da duruma karşı sergilenmemesidir.
Korku Koşullanması: Koşullu bir uyarıcıyla korku tepkisi eşleştirildiğinde, korku koşullanması ortaya çıkmaktadır.
Geçici Koşullanma: Koşulsuz uyarıcının organizmaya eş aralıklarla verilmesidir. Bu koşullanma sürecinde sadece koşulsuz uyarıcı kullanılır.
Birden Fazla Uyarıcıya Koşullanma (Üst Düzey Koşullanma): Organizmanın birden fazla sayıda koşullu uyarıcıya aynı tepkinin vermesinin sağlanmasına üst düzey koşullanma denir. Koşullanan uyarıcı sayısı iki ise ikinci dereceden koşullanma, üç ise üçüncü dereceden koşullanma denir.
Birden fazla uyarıcıya koşullanma sağlamak için organizma önce bir uyarıcıya koşullandırılır. Daha sonra bu koşullu uyarıcı, koşulsuz uyarıcı yerine kullanılarak yeni bir nötr uyarıcı ile ilişkilendirilir.
1. Düzey:
Zil > Salya
Zil+Işık > Salya
2. Düzey
Işık > Salya
Islık + Işık > Salya
3. Düzey
Islık > Salya
Şimdi de klasik koşullanma ilkeleri içinde birden fazla uyarıcıya koşullanmanın gerçekleşmeme nedenlerini inceleyelim.
- Gölgeleme: Aynı anda ortama giren iki uyarıcıdan birisinin şiddetinin daha fazla olması ve organizmanın şiddetli olan uyarıcıya tepki vermesidir. (Koşullu Uyarıcı)
- Engelleme: İki uyarıcı ortama sırayla verilirken şiddetli olan uyarıcı ya da ilk koşullanılan uyarıcı (ilk uyarıcı değil dikkat) ikincisine izin vermez.